top of page
Yazarın fotoğrafıdrmahmutsansal

Hipokratik Korpus - Tıp Mesleği Esasları

Güncelleme tarihi: 26 May 2024

Dr. Meltem Yavuzyılmaz

Özet

Hipokratik metinler her türlü tıbbi meseleyi ele almaktadır. biyoloji, teşhis, tedavi ve hekimlik için genel kaideler içermektedir. Günümüz Sağlık alanında yaşanan tartışmalar ve sorunları tanımlayacak en temel başlık “Sağlık ve Etik anlayışımız”dır. Hipokratik Korpus un Kaideler bölümü bu noktada halen ilham alınacak değerler içerir.

Kaideler, durum ve olgular üzerine yaşanmışlıkla ortaya çıkmaktadır. Bilim, konusu ne olursa olsun gerçeği arayış ve ideal olana ulaşma metodu olarak etiğe ihtiyaç duyar. Böylece felsefe ve bilimin ne kadar yakın bir ilişkisi olduğu ortaya konur. Tıp sanatı, doğadan izlenimleri alarak gerçeğe yürüyüştür. Hastaya dair nezaket, yardım ve sessizlik ilkeleri temeldir. İyi bir tıp sanatı uygulayıcısı olmak, hastaların zarar görmesinin önlenmesi, bu sanatın kaideler temelinde icra edilmesini gündeme getirmiştir.

Giriş

Hipokrat M.Ö. 5. yüzyılda yaşamış büyük bir hekimdir. Çağdaşları olan pek çok felsefe ve bilim insanı ile birlikte konularında öncü bireyler oldular. Mısır, Knidos ve Kos tıp okullarındaki tecrübî birikimi sistemleştiren bir tıp anlayışı geliştiren Hipokrat, "Corpus Hippocraticum" (Hipokrat kolleksiyonu, Hipokrat külliyatı) diye bilinen bir dizi ünlü yapıt gerçekleştirmiştir..

MÖ 3.yüzyıldan kalma Külliyat(Corpus) MS 1.yüzyılda Dioscurides ve Capiton isimli alimler tarafından yeniden düzenlenmiştir. Birkaç antik dönem yazarı,ki bunlar çoğunlukla ünlü hekimlerdi, Hipokrat'a atfedilen eserler üzerine sıklıkla yorum metinleri kaleme aldılar, bunların arasında en meşhurları Kalkedonlu(Kadıköylü) Herophilus(MÖ 4 -3.yüzyıl), Citiumlu Apollonius( MÖ 1.yüzyıl) ve Galen(MS 2-3.yüzyıl)'dir.

Bugün Deontolojik olarak üzerinde tartışılan dört temel ilke olduğu belirtiliyor. Yarar sağlama, Zarar vermeme, Özerkliğe saygı ve Adalet. Asırlar öncesinde farkedilmiş, belirlenmiş, tavsiye edilmiş ilkelere karşın bugün halen devam eden tartışmalar teori ile pratiği birleştirmekteki zorlukları göz önüne sermektedir.

Esaslar

Hipokratik korpus diyor ki; İyileştirme bir fırsat ve zaman meselesidir. Hasta ile geçirdiğimiz zaman, içinde fırsat barındırır ancak çok iyi değerlendirilmelidir. Çünkü fırsat, kaçabilen bir kavramdır. Hastanın tedavisinin erken belirlenmesi önemlidir. Tüm hastalıklar bazı değişim süreçlerinden sonra kalıcı hale gelirler. Çünkü değişimler ve dönüşümler başlangıçta ger, dönebilir. Uygun tedaviyi erken hazırlamak önemlidir.

bugün sağlığın ve hastalıklarının kökeninde fizik unsurların yanında zihinsel ve psikososyal unsurların kabul görmesi gerektiği tartışmasında Hipokratik korpusa kulak verme ihtiyacı vardır. Oradaki cevap; “Kendi doğamızı, yaradılışımız gereği çok çeşitli unsurlara sahip olarak tasavvur etmeliyiz.” Şeklindedir. Ve ayrıca “doğadan izlenimler almak gerekmektedir, bu bizi doğrudan gerçeğe doğru yönlendirecektir” öğüdü verilmektedir. Hekim, hastalığa ait açık semptomlar yerine kendi kafasındaki hastaya yönelik kurgular ve sadece hastanın aldatıcı olabilecek konuşmaları ile hareket ettiğinde tanı koyma yolunda kaybolmaktadır. Tecrübesizlik de eklendiğinde durum daha da kötüleşmektedir. Hekimlik sanatı eğitiminde hastalığın teşhisine doğru yürünen yolun tecrübesinin aktarılması karanlık bir ormanda ışık gibi değerlidir. Profesyonellik, hastalığın başarısına eşlik etmek yerine sessizlik ve iyilik ile hastaya yardım etmeyi içeren bir yaklaşım gerektirir.

Ekonomik anlamda özel ya da kamu ayırt etmeksizin “ücreti önceden belirleme konusunda çok istekli olunmamalıdır” diyor HK. “Eğer önce ücretleri görüşerek başlarsanız ve anlaşmaya varılmazsa; hastaya onu yalnız bırakacağınızı veya onu görmezden geleceğinizi ve acil tedavi uygulamayacağınızı mı söyleyeceksiniz? Bu durumda böyle bir endişe zor durumdaki bir hastaya eğer rahatsızlığı akut durumdaysa zarar verecektir.Hastalığın ilerlemesi dikkate alındığında, eğer bir ödeme imkânı görünmüyorsa, iyi bir hekim kar sağlamaz, itibarına katkı sağlar. O nedenle ölümün eşiğinden kurtardığınız bir hastadan göreceğiniz itibar para koparmaktan daha iyidir.”.İnsan sevgisi varsa tıp sanatı sevgisi de vardır. Bazı hastalar durumları zor olsa da doktorlarının iyi yaklaşımları sayesinde iyileşebilirler. Unutulmaması gerekiyor ki tedavilerimizi uygulamanın gerekçesi sadece ekonomik güç ve unvan sahibi olmak isteğimiz değildir.

Bugün hasta –hekim ilişkisinde en çok ihtiyaç duyulan anlayış ve nezaket öncelikle hekim tarafından başlayacağı kesindir. “zira onlar fırtınalı bir değişim denizindedirler. hekim kardeşçe üzerinde çalıştığı hastaya katı kalbi ile muayene yapmaz, ilaç yazmaz ve tedavi etmeye yönelik bir yaklaşım sergilemez, ödül aramaz. Nezaketsiz olmamalısınız ve hastanızın durumunu dikkatlice değerlendirmelisiniz.

Bu kaidelere uyulması meslek uygulamalarının temelini teşkil etmektedir. İnsani değerler bilinmesine rağmen haklı gerekçeler ortaya koyduğumuzu sanarak anlayış ve nezaketimizi asla yitirmeden elinden gelenin en iyisini yapmak gerekiyor.

Her hasta tıp sanatının sunduğu tam tedaviyi alabilmeli, doğru hekime ulaşabilmelidir. Adil olmak; uygun yönlendirme yapabilmek, gerektiğinde hastayı başka bir meslektaşa devretmektir.

Bir hastayla ilgili zorluklar yaşadığında ve deneyimsiz kaldığında, bir doktor başkalarını ararsa ve vakayla ilgili doğru bilgi için tavsiye isterse etik kurallara aykırı davranmış olmayacaktır. Bu tür durumlarda kişi Kendine aşırı güvenmemeli, cesur olmalı, danışmalıdır. Danışmanlık için bir araya gelen doktorlar arasında kibir ve kıskançlık olmamalıdır. Bunlar birer zayıflık işaretidir.

İyileşme sürecinde hekim, endişeyi tamamen elden bırakmamalı hastayı takip etmelidir. Elbette ki bir hasta poliklinikteki bir sıra numarasından daha fazlasıdır. Bunu sağlayacak gerçek sağlık anlayışını ve koşullarını oluşturma noktasında sağlık yöneticileri ve uygulayıcılarına büyük görevler düşmektedir.

Ayrıca hastalar hekimin tedavi şeklinde esnek ve çok yönlü olmasına da ihtiyaç duyarlar. Geleneksel Tıp anlayışına açık olmak, onu da kapsamaya ihtiyaç vardır.

“Eğer tedavide iyileşme olacağına inanıyorsanız meslekten olmayanlara da başvurabilirsiniz. Bu şekilde bence sanat bütünüyle öne çıkacaktır.”

Hipokratik Korpus uyarıyor. Bir hasta kazanmak için lüks içeren bir görünüm ve güçlü parfüm kullanımını benimseme huyundan da vazgeçmelisiniz. Kendinize biraz özen gösterirseniz bu yerinde olacaktır ki bu nezaket ve saygı gereği her insandan beklenen bir değerdir. Aksine kibir ve nam için değildir.

Hekim olarak umutsuzluk içeren konuşmalar yapmamak gerekiyor. Hastaların zihnindeki hastalık olgusunun şekillenmesinde sözlerimizin çok büyük önemi var. Tedavilerimiz mucizevi olmayacak elbette. Ancak bununla birlikte gerçek tespitlerimizi yaşam enerjisini besleyecek sıcak ve güç veren konuşmalarla aktarmanın dilini geliştirmeye ihtiyacımız var.

Hastalığının kökenlerini göremeyen kişiye özen göstermek gerekiyor. Hasta kendisi için neyin iyi olduğunu bilemeyebiliyor, ayrıca hastalığa ve hatta ölüme karşı duyulan korkunun aşılması gerekiyor.

“ Hayatta güzel olan her şey vardır ve durumun kötüye gitmesi bunun zıddını içerir.” Yaşam ve ölüm, hastalık ve sağlık ikilikler, varlığımızı kavramak için önümüze serilmiş değerlerdir.

Konuşmadaki anlam ve anlamsızlık kulaklardan gelir veya konuşmacının önceden zihninde olan şeyden ziyade yeni ve taze bir şeyden bahsetmesi sonucu oluşur veya fikirlerini ifade etmeden önce yeni ve taze şeyleri düşünmesi sonucunda ortaya çıkar. Bu “görünür bir ilgi” olmadan oluşur ve çoğunlukla sanatını sevenlerde görülür. Gençliğin gücü, aşırı çalışmanın önlenmesi, doğada yaşamın sağladığı faydaların iyileşme açısından önemi HC da belirtilmektedir. Duygusal olarak üzüntü içinde olmanın hastalığı sıkıntıya sokarken, hastalıkta ilgi gösterilmesi ile iyileşme arasındaki olumlu bağ; hastalıkların kökenlerinde fiziki beden dışında mekanizmaların var olduğu gerçeğini önümüze sermektedir.

Sonuç

Hipokrat’a dayanan Kaideler, tıp mesleği uygulayıcılarının yetiştirilmesinde önemlidir. Yanıltıcı hipotezler yerine gözlenen gerçeklere dayalı fikirler üzerinden yürünmelidir. İyilik ve zarar vermeme ilkeleri esastır. Kitapta hastaya ve içinde bulunduğu koşullara yaklaşımdan ücretlere, vaka esnasında danışmanlık almayı bilmekten ders aktarımlarının inceliklerine kadar değinilmiştir.

“İnsanlığa, ister kendi kişiliğinde ister başkasının kişiliğinde, asla bir amaca yönelik bir araç olarak değil, her zaman bir amaç olarak davran.” KANT

Bu, insanlara sadece bir araç olarak yaklaşamayacağımız anlamına gelir: İnsanlara, onların sağlıklı olmaları amacımız olduğundan dolayı saygı duyuyor olmalıyız. Hastalarımız bir vakadan çok daha fazlasıdır.

Bu değerler sadece insanlığın iyiliği için, tarih ve coğrafyadan bağımsız evrensel ilkeler olması

Topluma sunulan hizmetlerde etiğin savunulması, örnek olunması o meslek ekibinin ve toplumun sağlıklı ve mutlu olması açısından büyük önem taşır.

Kaynak

Hippocrates- W.HS. Jones

5 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Felsefe ve İyileşmek Üzerine

Dr. Anıl Aydın Yaşadığımız tüm olumsuzluklar bir hastalık ya da sendrom olmak zorunda değildir. Anlam arayışımız, sorgulamalarımız, hayat...

Türkiye’de ve Dünyada Homeopati

Homeopat Dr Gamze Arpacı Homeopati’ye Göre Hastalık Hastalık, bedendeki uyumun bozulması, yani o zamana dek olan dengede olan bir düzenin...

Comments


bottom of page